4 Eylül 2017 Pazartesi

CEP TELEFONU CİNAYETLERİ "AHLAT KÜLTÜR SANAT VE ÇEVRE VAKFI" - ilhami NALBANTOĞLU

CEP TELEFONU CİNAYETLERİ                                                                                            İlhami NALBANTOĞLU

Cep Telefonu
Yakın geçmişte televizyonlarda, bir ulaşım aracının bayan sürücüsünün yolcusunu nasıl ezerek öldürdüğüne ülke olarak tanık olduk. Hemen ardından Amerikalı bir bayanın önündeki 3 metrelik çukura tepetaklak nasıl yuvarlandığını da gene haber bültenlerinde ibretle izledik.
            Bunlar başka yerlerde gerçekleşen olaylar, bunların dışında bir de bizim günlük yaşamda tanık olduğumuz olaylar var.
Hemen hemen tüm bankaların güvenlik görevlileri, görevlerini yapıyor gibi görünüp cep telefonlarından gözlerini alamıyorlar. Bu yerlerde işimiz olduğunda izliyoruz, çoğu müşterilerin ne içeriye girdiklerinden ne de çıktıklarından haberleri olmuyor çoğunun. Peki bunların hiç amirleri yok mudur? Biz müşteriler olarak bunu görüyoruz da onlar göremiyorlar mı?
Ya kasiyerlere ne demeli? Bir yandan kasa işlemi yaparken gözleri masanın üzerinde açık ve faal halde bulunan cep telefonlarında değil mi? Müşterinin bir anlık dalgınlığından acaba nasıl yararlanıp mesajıma nasıl yanıt verebilirim kaygısında olduklarını her hallerinden belli ediyorlar.
Yolda, pazarda, parkta, alışveriş merkezlerinde kendilerini telefonlarına kaptırıp üzerimize doğru gelenleri hesaba katmıyorum. Çarpmasınlar diye sağa sola kaçışırken onların haberleri bile olmuyor. Mesajlaştıkları, sevgilileri, arkadaşları, eşleri, çocukları kim olursa olsun, onları kendi dünyalarından alıp hayal dünyalarına taşıdıkları için sermest olmuş bir vaziyette üstümüze üstümüze gelmelerini gündelik yaşamın bir parçası olarak kabul edebiliyoruz.
Amaç Dışı Kullanılmamalı
Ya bu telefon satış yerlerindeki görevlilere ne demeli? Bizim işlemlerimizi yaparken, bir yandan da önlerinde açık duran kendi telefonlarında da sürekli yazışıyorlar. Bu işi öylesine pratik bir şekilde yapıyorlar ki, insanın aklına acaba benim bilgilerimi kendi telefonlarına kaydediyorlar diye düşünmeden edemiyoruz. Gerçekten bunu yapanların olmadığına kimse bizi inandıramaz.
            Ulus olarak bir işin cılkını çıkarmakta üstümüze kimse yoktur. Biz bunu Batı’dan alıyoruz almasına da Batı’da bizim kadar telefon kullanana rastlayamazsınız.
Sanmıyoruz ki dünyanın başka bir ülkesinde araba kullanırken telefonla konuşan insan bizdeki kadar olsun. Dolmuş ya da özel otobüs sürücülerinin telefon kullanma alışkanlıkları neredeyse cambazlık düzeyine kadar ulaşmış. Özellikle yoğun trafiğin olduğu saatlerde sol el sürekli kulaktaki telefona sabitlenmiş, sağ el ile de hem direksiyon kullanıyor hem de vites değiştiriyor. Trafikteki dur-kalkları dikkate aldığınızda direksiyondaki kişinin cambazlardan da daha yetenekli olduğuna gözlerinizle tanık oluyorsunuz.
Bunların daha yeteneklileri de var, mesaj yazanlar, özellikle sağ eli ile mesaj yazanlar, sol elle direksiyonu idare ederken, sağ elle hem mesaj yazıyor, hem de vites değiştirebiliyorlar. Sonra da diyorlar ki Türkiye’de yollar artık eskisi gibi kötü değil, otomobiller deseniz, neredeyse külüstür araba kalmadı, peki bu kazalar neden?
Önemli Bir Bilgi Kaynağı
Araştırmacılar, özellikle son yıllarda Türkiye’deki trafik kazalarının yüzde 60’ının sürücülerin kaza sırasında cep telefonu kullandıklarından meydana geldiğini tespit etmişler.
           Ulus olarak son yıllarda hızlı bir artış gösteren kadın cinayetlerinin önlenmesi için büyük gayret sarf ediyor olmamıza karşın bir adım ileriye gidemiyoruz. Haber kanalları dramatik bir biçimde kadın cinayetlerine dikkatleri çekip, inşallah bu son olur temennisinde bulundukları anda bile bir yenisi kara listeye daha ekleniyor.
Eşlerin, sevgililerin, birlikte yaşayanların birbirlerinin telefonlarını gizli ya da aleni kontrol edip, “kime mesaj yazdın” veya “kimden mesaj geldi” sorgulaması ile başlayan tartışmaların yeni bir kadın cinayeti olarak sonuçlanmasının örnekleri bir hayli fazla yaşanıyor ülkemizde.
Dedik ya biz ulus olarak her şeyin cılkını çıkarmayı marifet sayıyoruz. Sosyal Medya denilen bir illet sardı toplumuzu. Kuşkusuz bunun olumlu, yararlı tarafları vardır. Ne var ki bunu kötüye kullanmaya kalkanlar, art niyetli olanlar, hatta düşmanca yaklaşımlar sergileyenleri de hesaba katmamız gerekiyor.
Yıllardır ülkenin nimetlerini tepe tepe kullanalar, sonunda Devletimizin başına ne çoraplar örmeye kalkmadılar mı? Bunu ne ile ve nasıl yaptılar diye sormaya gerek var mı? Kurdukları iletişim ağının marifetiyle bu herzeyi karıştırmadılar mı?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder